Hemen hemen herkes yaşamının farklı zamanlarında dış görünüşüyle ilgili problemler yaşar. Kilo alımı/verimi ve dış görünüş kadın veya erkek fark etmeksizin pek çok insanın dert ettiği bir konudur. Bazılarımız kilo vermeye, bazılarımız ise kilo almaya çalışırız. Herkes kendi bilişindeki görünümüne ulaşabilmek adına türlü türlü yollar dener. Ancak tüm bunlar, genellikle bireyin memnuniyetsizliğiyle ve nasıl görünmek istediğiyle alakalı durumladır.

 

Oysa yeme bozuklukları, psikolojik rahatsızlıklardır. Kişinin benlik algısında oluşan sorunlar dolayısıyla kiloyla ilgili ciddi takıntıları olması durumları ortaya çıkan rahatsızlıklardır. Yeme bozuklukları hemen her yaşta ortaya çıkabilir ancak genel olarak ergenlik dönemlerinde başladığı görülmektedir. Bunun sebebi ise ergenlik döneminde bedenimizde meydana gelen değişimler ve bireyin bu değişimleri kabul etmekte zorlanmasıdır. Bilinenin aksine yeme bozuklukları sadece kadınlarda görülen hastalıklar değildir. Daha çok kadınlarda görülmekle birlikte son yıllarda erkekler de görülme oranı da epeyce artmıştır. Farklı yeme bozukluğu türleri bulunmaktadır.


Yemek Bozuklukları Türleri Nelerdir?Anoreksiya Nervoza Nedir?

Bu hastalığa sahip bireyler takıntılı bir şekilde zayıf bir vücuda sahip olmayı arzularlar. Anoreksiya nevroza hastalığı olan kişiler sürekli kendilerini şişman görürler. Kilo almak onların en büyük korkularıdır. Kilo verip vermediklerine bakmak için ayna karşısında çok uzun saatler geçirebilirler. Zayıf bir bedene sahip olmak için birçok yolu denerler. Bazı hastalar çok katı diyet programları uygularken bazıları ise neredeyse hiç yemek yemezler. Birçok hasta aşırı derecede egzersiz programları uygularlar. Salata gibi hafif bir öğün ile beslenseler bile uzun uzun yürüyüp, koşarlar. Sonuçta çok zayıf ve sağlıksız bir bedene sahip olurlar.

Bu hastalığa sahip kişilerde az besin almaları dolayısıyla kansızlık, kabızlık, kas kayıpları, kemik erimesi, adet döngüsünde bozulma, kalp problemleri, saç ve tırnaklarda cansızlık ve kolay kırılma gibi bazı sağlık problemleri ortaya çıkabilmektedir ve daha da ilerisinde ölüm ile sonuçlanabilmektedir.


Bulimia Nervoza Nedir?

Bu yeme bozukluğu ataklar şeklinde kendini gösterir. Bu hastalığa sahip kişiler ataklar sırasında çok hızlı bir şekilde normal bir insanın yiyebileceğinden çok yemek yerler. Anoreksiya ile bulimiayı ayıran noktalardan birisi budur. Anoreksiya hastaları yemek yemezken, bulimia hastaları bir anda ve aşırı yemek yerler. Ataklar sonrasında yedikleri kilo almalarına sebep olmasında diye kusarlar, ishal olmalarına yol açan ilaçlar alırlar, çok yoğun egzersizler yaparlar. Devamlı olarak kilolu göründüklerini düşünüp kaygı duyarlar ancak ataklarını engelleyemezler. Anoreksiyadan farklı olarak bulimia hastaları aşırı derecede zayıf değil normal hatta bazen hafif kilolu bir bedene sahiptirler.


Tıkanırcasına Yeme Bozukluğu Nedir?

Yeme bozukluklarının bir diğer türü olan tıkanırcasına yeme bozukluğuna sahip bireyler, bulimiadan farklı olarak çok hızlı bir şekilde ve aşırı yemek yeme nöbetlerinden sonra yediklerini dışarı atmak için bir gayret sarf etmezler. Ataklar sırasında aç hissetmemelerine rağmen aşırı yemek yerler. Aşırı yemek suçluluk duymalarına yol açar ancak duydukları bu suçluluk onları tekrar yemek yemeğe iter. Bu rahatsızlığa sahip kişiler genel olarak kiloludurlar. Yağlı, kalorisi yüksek yiyecekler yemeyi tercih ederler. Bu kişiler bedenlerinden rahatsız oldukları için sosyal çevrelerinden izole bir şekilde yalnız yemek yemeyi tercih ederler.

Yeme Bozukluklarının Nasıl Tedavi Edilir?

Yeme bozukluklarının tedavisinde en etkili tedavi yöntemi, bilişsel davranışçı terapidir. Bilişsel davranışçı terapi bireylerin zayıflık, kilolu olma, diyet yapma ve yiyeceği kısıtlama ile ilgili inançlarını değiştirmeyi amaçlar ve bu yol ile normal yeme tarzının tekrar kurulmasına ulamayı amaçlar. Bilişsel davranışçı terapinin yanı sıra aile terapilerinin de yeme bozukluklarını tedavisinde etkili olduğu bilinmektedir. Ancak bazı durumlarda yeme bozukluklarının tedavisinde sadece psikoterapi yetersiz kalabilmektedir. Bunun nedeni, yeme bozukluğu olan kişiler ciddi sorunlar ortaya çıkana kadar bir yeme bozuklukları olduğunu fark etmemeleri ve fark etseler dahi inkar etmeleridir. Bu yüzden tedavi oldukları süreçte genellikle bir veya birkaç tane sağlık sorunuyla daha boğuşurlar. Bu durumda sağlık uzmanlarıyla ortak bir tedavi yöntemi uygulanması gerekebilir.